Bir kehribarın içine gizlendi, her yere girdi! 100 milyon yıllık orkide sırrı

Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – Hassas, narin orkide, birbirinden güzel renkleri ve zerafetiyle hemen hemen herkesin hediye olarak almaktan hoşlandığı bir çiçek türü olarak bilinir. Ancak onunla ilgili bilinmeyenler çok eski zamanlara dayanıyor. 100 milyon yıl öncesine dayanan varlığıyla, günümüze kadar ulaşan orkide bilinen türünün dışında hayatımızın her alanında yer alıyor. ‘Çiçeğin atası’ olduğuna inanılan orkideye dair gerçekleri ve orkidenin uzun süre yaşamasını sağlayacak doğru bakım yöntemlerini uzmanına sorduk.

VARLIĞI MİLYONLARCA YIL ÖNCESİNE UZANIYOR

Halk arasında asaleti ve gösterişi temsil ettiğine inanılan orkide yeni iş tebriklerinde, doğum günlerinde, hastalıkta, sağlıkta birbirimize zevkle hediye ettiğimiz bir çiçek türü. Görüntüsü ne kadar narin olsa da aslında zorlu hava koşullarındaki engebeli yerlerde yaşayıp büyüyor. Asalet gibi masumiyet ve zarafetin de simgesi olarak kabul gören bu çiçeğin en fazla tercih edilen türü ise beyaz olanları.

Etrafındaki hayvan ve bitkileri profesyonel anlamda incelemekten ve onlarla ilgili halkı bilgilendirmekten büyük keyif alan Biyolog Ümit Sami Kubuş, orkidenin gizemini Milliyet.com.tr‘ye anlattı.

Orkidenin gezegenimizdeki varlığının milyonlarca yıl öncesine dayandığı birkaç yıl önce yapılan bir keşifle ortaya çıktı. Her şey 20 milyon yıl öncesinde bir kehribarın içine hapsolmuş arı kanadında orkide poleni bulunmasıyla başladı. Kubuş, “Soyu tükenmiş bir iğnesiz arı türünün, yaklaşık 15-20 milyon yıl öncesine ait kehribarda bulunan arı fosilinin kanatlarında daha önce bilinmeyen bir orkide türünün polenlerini taşıdığı keşfedildi. Bu bulgu, fosilleşmiş orkidelerin bugüne kadarki ilk kanıtıdır ve böceklerin o zamanlar orkidelerin aktif polen taşıyıcıları olduğunu gösteriyor” açıklamasında bulunarak sözlerine başladı.

Genetik sıralama orkidelerin 76 ila 84 milyon yıl önce, Geç Kretase’de daha erken ortaya çıkmış olabileceğini gösteriyor. Hatta bunların daha da yaşlı olduğunu ve kabaca 100 milyon yıl öncesine gidebileceğini gösteriyor.

Ümit Sami Kubuş, paleontolojik kayıtlara göre şimdilik ilk çiçekli bitkilerin nesli çok zaman önce tükenmiş bir orkidenin soyundan gelmiş olabileceğini söylüyor. “Ancak bu bilgi yalnızca bugüne dek yapılmış araştırmalara göre çıkarılmış bir sonuç” diye de ekledi.

HAYATIMIZA NE ZAMAN GİRDİ?

Son yıllarda oldukça popüler hale gelen orkide pahalı hediye sınıfına da girmiş durumda. Bunun sebebinin renkleri ve cinsiyle ilgili olduğunu düşünebiliriz. Ancak Ümit Sami Kubuş orkidenin bu kadar popüler olmasının başka bir nedeni olduğunu paylaşıyor. “Coğrafi keşiflerin ve bilimsel araştırma yöntemlerinin gelişmesi, Mendel genetiğinin bulgularının yayılması gibi sebeplerle insanlar egzotik bitkileri birçoğunu kıtalar arası taşıyarak ticaretini yapmaya başladı” diyen Kubuş sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kültürümüze yerleşen bir çok çiçekli bitki o dönemlerin imtiyaz sahibi insanlarının hayatımıza soktuğu bir anlayış veya merak olmuştur. Tarih boyunca imparatorluk olmanın temel göstergelerinden biri de imparatorluğa ait toprak parçalarına özgü bitki ve hayvanların -özellikle ilginç ve gösterişli olanların- imparatorluk merkezine getirilmesidir. Önce imtiyazlı kesimlerin sonra da tüm halkın hayatına girmiş bir kültürel dokudur. Değeri maddi değerinden ziyade aslında ifade ettiği anlamla belirlenen bir olgu.”

28 BİN TÜRÜ VAR, TANIMAK İMKANSIZ

‘Orchidaceae Asparagales’ familyasına ait orkide yaygın bilinen türünün dışında aslında 28 bin türe sahip. Bu nedenle doğada görsek bile hangi çiçeğin orkide olup olmadığını anlamamız imkânsız. Biyolog Kubuş genelde Ekvator bölgesinde yetişen orkidenin dağlık, batalık, yarı bataklık, kurak veya yarı kurak alanlara adapte olmuş bir takım olduğunun da altını çiziyor.

Peki çok dikkatli bir şekilde bakım yapılması bu çiçeği hangi özelliği popüler hale getirdi? yegane yapan şey gerçekten hangi özelliği? Ümit Sami Kubuş konuyla ilgili görüşünü şu şekilde açıkladı:

“Kültürümüze girmiş olan hemen hemen tüm peyzaj bitkileri üretim kolaylığı, bakım kolaylığı ve ömürlerine göre yaygınlık gösteriyor. Şehirli insanlar olarak doğadan uzaklaştıkça doğanın bir kısmını bize anımsatan canlıların anılarının etrafımızda olmasını seviyoruz sanırım.”

ORKİDE BAKIMININ İNCELİKLERİ

Gelelim evlerimizde, ofislerimizde beslediğimiz orkidelerin bakımı konusundaki inceliklere. Çiçeğin kalıcı olmadığı ve görevinin bitmesinin ardından dökülmesinin normal karşılanması gerektiğini söyleyen Ümit Sami Kubuş, “Orkide direkt güneşe maruz kalmadığı aydınlık ortamları sever. Özellikle çiçeklenme dönemlerinde köklerinin de ışık almasına özen göstermek gerekir” açıklamasında bulundu. Orkidelerin sosyal bitkiler olduğunu ve etrafında hareket eden canlıların onları çiçek açmaya teşvik ettiğini söyleyen Kubuş, “Orkideler, çok sıcak veya soğuk ortamları sevmezler, biz insanların sevdiği optimum oda sıcaklığı aralığı onlar için idealdir. Belki de bu yüzden salon bitkisi olarak tercih etmiş olabiliriz” diyerek sözlerini noktaladı.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*