merkezli depremde binlerce insan enkaz altında kalarak hayatını kaybetti.
Ailelerini ve evlerini kaybeden yaralı vatandaşlar ise hala yaralarını sarmaya çalışıyor.
Depremde yaralananlardan biri de 47 yaşındaki Murat Akkoç oldu.
Enkaz altında sıkışan ve bacağını kaybeden Akkoç aylar sonra protez bacağına kavuştu.
“Her şeyimizi kaybettik”
Asrın felaketine Hatay merkez Antakya ilçesindeki iş yerinde yakalanan ve dışarı çıktıklarında bina üzenlerine devrilen, ikinci depremi de enkaz altında yaşayan 47 yaşındaki Murat Akkoç, “6 Şubat’ta 04.17’de her şeyimizi kaybettik. Sevdiklerimizi, evimizi, arabamızı, malımızı, mülkümüzü her şeyimizi kaybettik. Sevdiğimiz insanları, ayağımı kaybettim. Sevdiğim insanlar kolunu kaybetti, iki bacağını kaybetti.” dedi.
“Enkaz altında kendimi değil ailemi düşündüm”
Restoranların saat 04.00’te kapandığını, temizlik sonrası kahve içmeye başladıklarını hatırlatan Akkoç, “Depremde 04.17’de iş yerindeydim. İş arkadaşımla kahve içiyorduk. olduğunda biz binadan uzaklaştık. İş yerinden çıktık, ikinci caddeye kadar yetiştik, kafamı kaldırdığımda gökyüzü parlaması oldu. Bembeyaz bir gökyüzü parlaması, o esnada binaya baktığımızda bina üstümüze geldi. Tabii kaçamadık, yerin su gibi kaynaması, sağa sola vurması bizi enkaz altında bıraktı. 14 saat enkaz altında kaldım. İkinci depreme enkazda yakalandım. 7.6 depreminde enkaz altındaydım. Enkaz altında kendi canımı değil, sevdiklerimi düşündüm. Hep aklım onlardaydı. Ben o esnada ayaklarımı çıkarmaya çalıştım ama çıkartamadım. Ayağımın üstüne kolon düşmüş. Bir metrelik alanda 5 arkadaştık. Kimisi kolundan, kimisi ayaklarından, kimisinin kafatası çatlamıştı. Belli bir süre sonra sesimizi duyurduk ve bizi enkazdan çıkardılar.” ifadelerini kullandı.
15 kişilik ailesini kaybetti
Enkaz altından kurtulduktan sonra ailesine vermeye çalıştığını, 15 kişilik ailesinin depremde hayatını kaybettiğini öğrendiğini hatırlatan Murat Akkoç, hayatta kalan ağabeyinin kendisiyle ilgilendiğini ve ambulansla hastaneye kaldırdıklarını söyledi.
Hatay’daki hastaneden Adana Şehir Hastanesi’ne, buradan özel bir hastaneye gönderdiklerini hatırlatan Akkoç, kendisinin istemesi üzerine İstanbul’da bir hastane sevk edildiğini belirtti.
Akkoç, önce parmaklarının kesildiğini hatırlatarak, “Kestikten sonra enfeksiyon durmadı. Durmayınca kırık yerden kestiler. Üç operasyon geçirdim, 2,5-3 ay hastanelerde yattım.” diyerek yaşadıklarını anlatı.
“Yürümeyi özlemişim”
Akkoç, “Protez benim hayatımı çok değiştirdi. Çünkü yürüyemiyordum, tek ayakla bastonların desteğiyle yürüyordum. İnsan suyunu bile kalkıp dolduramıyordu. Tek ayakla çok zor. Ama protez gerçekten benim hayatımı çok değiştirdi. Yürümeyi özlemiştim. Protez olunca ayağa kalktık çok şükür.” diye konuştu.
“Verdiğimiz tüm egzersizlere uydu”
Murat Akkoç’un depremde kızı hariç tüm yakınlarını kaybettiğini hatırlatan Fizyoterapist Renim Elşeyh, “Bu hayatta tek kalan kızını en iyi şekilde yetiştirmeyi hedefleyen Murat Bey, ampüte olduktan sonra bile bu hedeften şaşmayarak bizim verdiğimiz tüm egzersizlere uyarak tez zamanında dengesini tuttu ve protezle düzgün bir şekilde yürüyebildi.” dedi.
“Hastaya uygun bir protez yapmalıydık”
Protez Ortez Teknikeri Samet Yılmazer ise Murat Akkoç’ın dernek merkezine ilk geldiğinde kendisindeki o üzüntüyü hissettiklerini vurgulayarak, “Çünkü Murat Bey gerçekten aktif bir hastaydı. Hastalığından önce aslında çok aktif spor yapan bir bireydi. Bunun için Murat Bey’e buna yönelik biz protez seçmeliydik. Kendisiyle gereken görüşmeleri ve muayeneleri yaptık. Daha sonra ölçü aşamasına geçtik ve ölçümüzü aldık. Gereken şekilde uygulama süreçlerini işledik. Kurulumu gerçekleştirdik. Bir tez soketi hazırladık.” diye konuştu.
“Murat Bey’in yüzündeki o gülücükler bizi de mutlu etmeye başlamıştı”
Bu tez soketi taktıklarında Murat Akkoç’un umudunu görebildiklerini vurgulayan Yılmazer, “Uygulama süreci gerçekten zor geçmişti. Ama kendisindeki değişim sürecini görünce biz de mutlu oluyorduk. Güzel bir uygulama sürecinden sonra nihai soketi elde ettik. Tam bir protezin kurulumu tamamladık. Murat Bey’in yüzündeki o gülücükler bizi de mutlu etmeye başlamıştı. Umarım bir daha böyle bir afet yaşanmaz. Tüm Türkiye’ye geçmiş olsun.” diyerek açıklamasını noktaladı.
Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)
Bir yanıt bırakın