Yıllardır avukatlar ve mahkemelere işi düşenlerin adliyelerle ilgili dert yandığı konu ne?
Mahkemelerdeki dava yoğunluğu nedeniyle duruşma tarihleri arasındaki sürecin gittikçe açılması ve yargı kararlarının gecikmesi.
Haklılar, “Geç gelen adalet adalet değildir” çünkü. 1324–1362 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu’nun ikinci padişahı olan Orhan Gazi’nin bile, “Adaletin en kötüsü geç tecelli edenidir. Sonunda hüküm isabetli olsa da geciken adalet zulümdür” dediği söylenir. Adaletin geç tecelli etmesi o kadar eski bir sorun demek ki!
Hâl böyleyken sosyal medya hayatımıza girdikten sonra savcıların ve yargıçların iş yükü daha da arttı.
Sosyal medya platformları aracılığıyla kendilerine hakaret ve küfür edildiğine inananların çoğu savcılıkta alıyor soluğu. Her geçen gün sosyal medyadan insanlara fütursuzca iftira atan, hakaret ve küfür edenler hesap sahipleri, şayet Türkiye’de yaşıyor ise yargı karşısına çıkıp, hesabını veriyor yaptıklarının.
Daha iki gün önce Trabzonspor Kulübü, 17 Mart’taki Fenerbahçe maçından sonra yazdıkları nedeniyle 347 sosyal medya kullanıcısı ve beş futbol yorumcusu hakkında dava açtığını açıkladı.
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı da son konuşmamızda, son günlerde sosyal medyada kendisine hakaret ve küfür yağdıranlar hakkında dava açacağını söyledi.
Şarkıcı ve Ahbap Derneği Başkanı Haluk Levent’in X hesabından bu konuda yaptığı duyuru ilginç. 6 Şubat 2022’deki Kahramanmaraş merkezli iki deprem sonrasında sosyal medyada kendisine iftira atan, hakaret ve küfür eden 11 bin 224 paylaşımla ilgili 282 kişi hakkında dava sürecini başlattığını ve sonuçlanan 14’ünden tazminat kazandığına dikkat çeken şarkıcı, aldığı son kararı şöyle açıkladı:
“Bayrama gireceğimiz şu günlerde ortak paydamız barış ve kardeşlik olsun istedim. Buna ihtiyacımız var. Bugün tüm davaları geri çektim.
Hepinizi anlıyorum. O ağır mı ağır iftiralar nelere sebep olmadı ki…
Üç aylık açlık şekerimin ortalaması 357’ye çıkmıştı. HBA1C 13.5 olmuştu. (Şeker hastası olduğum için biliyorum, HBA1C’de sınır 5.9… Haluk Levent’in normal değerin iki katından bile fazla)
Sadece o değil. En fazla Hicran Abla’ma üzüldüm. O, her saniye yazılanlara bakıyor ve üzülüyordu.
Her gün, her gün…
Ve onun beyin tümörü büyüdü.
Hâlen hastanelerde canım ablam.
Neyse bunlar bir tarafa.
Müzisyenim ve Ahbap Başkanıyım.
Geçmişimde batık bir iş insanı iken zaten uzun süreler mahkeme koridorlarını aşındırmıştım.
Artık adliye dahi görmek istemiyorum.
İçimdeki üzüntüyü bastırmak, ondan kurtulmak beni daha da rahatlatacak.
Bir de gittikçe daha da kutuplaşıyoruz. Bu kutuplaşmadan besleniyoruz.
Bir nebze de olsa toplumsal barışa ufak bir katkı olur belki… Ufacık…
Bana hak vermenizi beklemem, ama anlamanızı umuyorum.”
Haluk Levent’in kan şekerini tavan yaptıranları Ramazan Bayramı nedeniyle affetmesi kendi kararı…
Tipik bir akrep burcu ve şeker hastasıyım, ama ben Haluk Levent gibi yapmazdım. O insanlıktan nasibini almamış ahlak yoksunu hesap sahiplerinin yargı karşısında yaptıklarının hesabını vermelerini isterdim.
Sizin bu konudaki görüşünüz ne?
GÜNÜN ÖZETİ: “İnsanların ne kadar kötü olduklarını görmek beni hiç şaşırtmıyor, fakat bu yüzden hiç utanmadıklarını görünce çok şaşırıyorum.” (Goethe)
Bir yanıt bırakın