İstanbul’da kangal dehşeti: Sahipli köpeği parçaladı


DHA

Köpek saldırılarının ardı arkası kesilmiyor.

İstanbul’da Küçükbakkalköy Mahallesi Nergis Sokak’taki bir sitede oturan Leyla Kezer, ‘Poddle’ cinsi köpeği Toffy’i gezdirmek için site dışına çıktı.

Ancak sitenin dışına çıktıktan kısa süre sonra Kezer’in köpeğine, bir yemek şirketine ait olduğu öğrenilen kangal cinsi köpek saldırdı.

‘Kangal’ köpeği, ‘Poddle’ cinsi köpeği art arda defalarca ısırdı. Leyla Kezer, köpeğini kurtarmaya çalışsa da başarılı olamadı. Sesleri duyan çevredekiler köpekleri ayırmak için yardıma koştular.

KÜÇÜK KÖPEĞİ AĞZINDAN ZOR ALDILAR

Vatandaşlardan biri, Kangal köpeği uzaklaştırmak için pilastik bir sopayla defalarca vurdu.

Kangal köpeğin sahibi, bir süre sonra durumu farkedederek elinde tasmayla geldi ve köpeğini güçlükle olay yerinden uzaklaştırdı.

Ağır yaralanarak veterinere götürülen Toffy’inin hayatını kaybettiği belirlendi.

SAHİBİ DE KALP KRİZİ GEÇİRDİ

Sahibi Leyla Kezer ise rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Kezer’in kalp krizi geçirdiği öğrenildi. Bir süre hastanede tedavi altında kalan Leyla Kezer, 17 Eylül’de taburcu oldu.

Toffy ise Beykoz’da bulunan hayvan mezarlığına gömüldü. Leyla Kezer’in eşi avukat Çetin Kezer, Kangal köpeğin sahibinden şikâyetçi oldu.

“KÖPEK, TOFFY’İ PARÇALARKEN ANNEM FENALAŞIYOR”

Leyla Kezer’in oğlu Görkem Kezer, “Toffy adında Poddle cinsi bir köpeğim vardı ve biz onu genelde sitede gezdiriyorduk. Cins köpek olduğu için de herkes onu çok seviyordu. Sitenin maskotu haline gelmişti ve köpekten korkan insanlar bile korkusunu yeniyordu. Bir kişi rahatsız oldu. 40 daire varsa 39’u gerçekten çok seviyordu Toffy’i ve bir kişi rahatsız oldu diye biz burada parkta gezdirmeye başladık.

Pazar günü annem Toffy’i gezdirirken çaprazımızdaki yemek üretim imalatı yapan firmanın iki tane Kangal köpeği vardı. Firmaya ait olan bir kangal köpeği parkta serbest şekilde gezerken, Toffy’i görüyor ve hemen saldırmaya çalışıyor. Zaten kangalın boyu benim kadar ve güçlü. Annem de ince ve zayıf bir kadın olduğu için karşı koyamıyor.

Zaten çok korkuyor. Köpek, Toffy’i parçalarken annem fenalaşıyor ve kalp krizi geçiriyor. İki gün yoğun bakımda kalıyor. Biz bu köpeği 15 gün önce zaten görmüştük salınmış şekilde. Ben babama söyledim. Babam gitti görüştü durumu anlattı. Parkta çocuklar da oynuyor, köpekleri gezdiriyoruz, can güvenliği açısından köpeğinizi bağlarsanız çok iyi olur diye.

Onlar da ‘tamam’ demelerine rağmen iki hafta sonra böyle bir olay olması ve annemin bu kadar büyük bir sıkıntı atlatması… Hayatta kaldığı için çok şükrediyoruz ama iki yaşındaki Poddle cinsi köpeğimizin vefat etmesi bizi çok üzdü” dedi.

“ONLARIN DA SUÇU YOK ASLINDA”

Görkem Kezer, “Bu ihmal sonucu oldu aslında, gerçekten birini öldürmeye teşebbüs gibi bir şey. Sonuçta sen o ırka ait bir köpeği Ataşehir’de besliyorsun diyelim. Niye serbest bırakıyorsun. Niye emniyetini sağlamıyorsun. O köpeklere de yazık çünkü onların da suçu yok aslında. Onlar zaten ırkı gereği biraz daha koruyucu oluyorlar. Onlar da yedi yirmi dört orada hırslanıyorlar ister istemez.

Çünkü hareket özgürlüğü yok. Biz köpekleri hiçbir şekilde suçlamıyoruz ama madem öyle bir köpek besliyorsun ya emniyetini al ya da İstanbul’un merkezinde besleme. Daha önce güvenlikteki abi de ikazda bulundu. Ben de babam yoluyla ikaz da bulundum. Özür dilemekle üzgün olmakla bu işin çözümü yok. Baştan önlemini alacaktı.

Şirket sahibi de bundan sorumlu çünkü bir yerin sahibi iseniz çalışanları denetlemeniz lazım. Hukuki süreç başladı. Elimizden gelen her şeyi yapacağız. Annem dediğim gibi hayatta olduğu için çok şükrediyoruz ama Toffy için de tüm mücadelemizin devamını getireceğiz.

Annem yoğun bakımdayken gelmişler. Ablam ilk başta tanımamış hatta tokalaşmış, sonra tanıyınca kendini geri çekmiş. Gerekli cevabınızı mahkemede verirsiniz demiş. Biz hiçbir şekilde diyolog kurmak istemiyoruz. Maddi yönden bir beklentimiz yok. Yeter ki hukuki süreçte alabileceği en ağır ceza neyse onu alsın” ifadelerini kullandı.

“SOPA İLE MÜDAHALE ETTİM AMA KÖPEK HİÇ ALDIRMADI”

Sitenin güvenlik görevlisi Haşim Altıyaprak, “Daha önce insanlara saldırdığını görmedim. Hayvanlara saldırdığını da görmedim ama bazen başıboş dolaşıyordu buralarda. Olay günü de nöbet değişimi yakındı. Ben temizlik yapıyordum kulübede. Bir anda sesleri duydum. Baktığımda köpek, kadının kucağındaki köpeğe saldırıyordu.

Sonra ben elime geçen uzun bir sopa ile koştum müdahale etmek için, köpek hiç aldırmadı yani benim müdahaleme. En sonunda köpeği yerden yere vuruyordu. Öldü diye bıraktık artık. Sonra veterinere gittiler.

Veteriner ölmüş demiş. Olay şurada oldu zaten şu arabanın önünde. Yaşayıp yaşamadığını bilmiyordum ama veterinere gittiklerinde veteriner ölmüş demiş. Sahibi geldi, sahibi bıraktırdı köpeği.

Elinde zincir gibi bir şey. Sahibi bıraktırdı belki de yine bırakmayacaktı. O an için kimse yoktu. Olsa da zaten yeterli müdahale yapılamayacaktı. Çünkü çok kuvvetli bir köpek. Ben görmedim dün akşam evime giderken baktım. Köpek her zamanki yerinde değil. Ama ne yaptılar bilemiyorum” diye konuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı (DHA)

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*